12 Aralık 2009 Cumartesi

Özlem Gürses nerede?

Özlem Gürses nerede? diye sorular sıkça soruluyor, eskiden haberturk tv de ekranlardaydı, artık kendisini göremiyoruz....

24 Kasım 2009 Salı

Özlem Gürses Haberturk tv de

Özlem Gürses Haberturk tv de

16 Kasım 2009 Pazartesi

Haberturk tv nin yıldızı

Haberturk tv nin yıldızı Özlem Gürses

14 Kasım 2009 Cumartesi

Özlem gürses haberturk tv

Özlem gürses haberturk tv

8 Kasım 2009 Pazar

Özlem Gürses yeni resimleri

Özlem Gürses yeni resimlerini BURAYA TIKLAYARAK ulaşabilirsiniz

6 Kasım 2009 Cuma

Özlem Gürses haberturk

Özlem Gürses haberturk tv de spikerlik yapıyor.

5 Kasım 2009 Perşembe

Haberturk tv de Özlem Gürses rüzgarı

Haberturk tv de Özlem Gürses rüzgarı esmeye devam ediyor öğle kuşağında artık spikerlik yapıyor ve oldukça başarılı.

1 Kasım 2009 Pazar

özlem gürses haberturk tv

özlem gürses haberturk tv

25 Ekim 2009 Pazar

Özlem Gürses Haberturk tv de başarılı mı?

Özlem Gürses Haberturk tv de başarılı mı? lütfen konuya yorum yaparak sizde katkıda bulunun.

24 Ekim 2009 Cumartesi

özlem gürses

özlem gürses

19 Ekim 2009 Pazartesi

Özlem Gürses 19 ekim haberturk tv programı

Özlem Gürses 19 ekim haberturk tv programı şu an yayında.Haberturk TV Özlem Gürses

18 Ekim 2009 Pazar

Özlem Gürses haberturk tv de...

Özlem Gürses haberturk tv de fakat sabit bir program ve saati yok, sanırım diğer spikerlerin glgesinde kalmış durumda.

14 Ekim 2009 Çarşamba

Özlem Gürses

Özlem Gürses

10 Ekim 2009 Cumartesi

Özlem Gürses

Özlem Gürses dün haberturk tv de Türkiye ile ermenistan arasındaki anlaşmalar ile ilgili uzun soluklu bir program yaptı.

özlem gürses in sitesi açıldı

özlem gürses in sitesi açıldı az önce farkettim.
www.ozlemgurses.com

fakat resmi sitesi olduğunu sanmıyorum.Sanırım birisi onun adına açtı.

7 Ekim 2009 Çarşamba

Haberturk tv nin gülen yüzü Özlem Gürses

Haberturk tv nin gülen yüzü Özlem Gürses. Kendisi haberturk tv öğle kuşağında tv karşısında oluyor.

2 Ekim 2009 Cuma

HABERTÜRK'TE BÜYÜK TARTIŞMA

AK Parti İstanbul İl Başkanı ve CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin canlı yayında birbirine girdi.

HABERTÜRK TV ekranları büyük bir tartışmaya sahne oldu. İstanbul'da yaşanan sel felaketiyle ilgili "Hasar olan bölgeler afet bölgesi ilan edilmeli mi?" konusu masaya yatırıldı. Telefonla canlı yayına bağlanan AK Parti İstanbul İl Başkanı ve CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin canlı yayında birbirine girdi. Sorel Dağıstanlı ve Özlem Gürses'in yönettiği yayındaki tartışma anlarında iki taraf da büyük stres yaşadı.

29 Eylül 2009 Salı

özlem gürses

özlem gürses

28 Eylül 2009 Pazartesi

Özlem Gürses haberturk tv de öğlen kuşağı sunuyor

Özlem Gürses haberturk tv de öğlen kuşağı sunuyor;
Bugün Özlem Gürses hanımefendiyi haberturk tv öğle kuşağında gördüm.İnşallah sürekli haber bülteni sunar.

26 Eylül 2009 Cumartesi

25 Eylül 2009 Cuma

24 Eylül 2009 Perşembe

özlem gürses şu anda hangi kanalda?

özlem gürses şu an haberturk tv de spikerlik yapmakta.

22 Eylül 2009 Salı

Özlem gürses

Özlem Gürses Haberturk TV reklam larında Özlem Gürses isimi anılmaya başlandı sanırım artık haberturktv de kendisini sık sık göreceğiz.

20 Eylül 2009 Pazar

özlem gürses nerelerde?

özlem gürses nerelerde? sorusuna cevap aradık, bir ara öğle bültenlerinde kendisini görüyorduk bir kaç gündür kendisi ekranlarda yok.İnşalalh oda haberturk tv de devam eder.

17 Eylül 2009 Perşembe

özlem gürses nerelerde?

Özlem Gürses nerelerde? Haberturk tv de çıkıyordu bir ara, ama artık kendisini göremiyoruz.

10 Eylül 2009 Perşembe

Özlem Gürses blogumuz

Bu blog Özlem Gürses hayranları için açılmıştır.

9 Eylül 2009 Çarşamba

Haberturk tv Özlem Gürses başarısı

Haberturk tv Özlem Gürses başarısından söz etmek istiyoruz.
Ben zaman zaman kendisini haberturktv de görüyorum ve başarılı olduğuna inanıyorum.
Kendisini daha sık görmek istiyoruz.

8 Eylül 2009 Salı

özlem gürses hakkında yazılarımıza devam ediyoruz

Blogumuz Özlem Gürses hakkında yazılarına devam ediyor.

6 Eylül 2009 Pazar

Özlem Gürses

Özlem Gürses

5 Eylül 2009 Cumartesi

Özlem gürses haberturk

Özlem gürses haberturk ün artık yeni yüzü.Kendisini sık sık haberturk tv de görmeyi umut ediyoruz.

3 Eylül 2009 Perşembe

Özlem Gürses artık haberturk tv de

Özlem Gürses artık haberturk tv de

2 Eylül 2009 Çarşamba

özlem gürses şu an haberturk tv de

özlem gürses şu an haberturk tv de haber programı sunuyor.Artık haberturk tv de göreceğiz kendisini sanırım.
Özlem Gürses i izlemek için haberturk tv nni canlıyayın linkinden izleyebilirsiniz.

özlem gürses

özlem gürses i artık haberturk tv de izleyeceğiz anlaşılan.
Zaman zaman haber programları sunuyor.

1 Eylül 2009 Salı

özlem gürses haberturk tv de

Özlem Gürses haberturk tv de şu an spikerlik yapıyor.

31 Ağustos 2009 Pazartesi

özlem gürses

özlem gürses hanfendi tv lerden kayboldu en kısa sürede kendisini tekrar ekranlarda görmek istiyoruz.

28 Ağustos 2009 Cuma

Özlem Gürses ile Ana Haber



Haberin genç, dürüst, tarafsız sesi Özlem Gürses ile Kanal 1 Ana Haber haftaiçi her gün 18:30'da...

Yurtta ve dünyadaki bütün gelişmelerle “Kanal 1 Ana Haber” “Özlem Gürses” sunumuyla hafta içi her gün saat 18.30’da ekrana geliyor!

Türkiye ve dünyada sert rüzgârlar esiyor… Gündem her gün, her saat değişiyor… Taviz vermeden, taraf olmadan, yılmadan, korkmadan gerçeğin peşinde olan “Kanal 1 Ana Haber” ekranların başarılı sunucusu Özlem Gürses’in sunumuyla yoluna devam ediyor…

Haber neredeyse Kanal 1 orada!

özlem gürses kanal1 tv de ana haber sunuyor

özlem gürses kanal1 tv de ana haber sunuyor

27 Ağustos 2009 Perşembe

TELEVİZYON PROGRAMCISI ÖZLEM GÜRSES







TELEVİZYON PROGRAMCISI
ÖZLEM GÜRSES:

Öldürmeyen acı sizi güçlendirir



Özlem Gürses, ODTÜ Mimarlık Fakültesi’ni bitirdi, mimar olarak iş hayatına başladı ancak daha sonra 1994 yılında Ali Kırca ve Ayşenur Arslan yönetimindeki atv Haber’de muhabirliğe başladı. 8 yıl sonra aynı ekiple Star’a geçti; Mesut Yar’dan Gece Hattı’nı devraldı. Ardından evlendi ve bir çocuk sahibi oldu. Kısa bir aradan sonra Habertürk’te ekrana geri döndü. Kendi hazırlayıp sunduğu birçok programa imza attı. Şimdi ise Kanal 1’de “Özlem Gürses’le 1 Bakış”ı sunuyor. Özlem Gürses, genç yaşta geçirdiği bir trafik kazası sonrasında mesleğini ve yaşadığı şehri nasıl değiştirdiğini ve acının kendisini nasıl güçlendirdiğini Doktor Dergisi için yazdı.
Sanırım 1993 yılıydı sonbahar… ODTÜ Mimarlık Fakültesi’nden mezun olmuş, bir tasarım ve mobilya firmasında işe girmiştim, sekiz aylık da evliydim. Ankara’da, Ankara-Konya Karayolu’nda bir sabah çok erken saatlerde işime giderken, bir anda direksiyon hakimiyetimi kaybettim ve yedi takla atarak şarampole yuvarlandım. Sonrası bir kabus neredeyse…
Bir minibüsün koltukları çıkartıldı, ben yere yatırılarak hastaneye kaldırıldım; röntgenler, tetkikler derken… O gün kendimi, iş yerindeki odam yerine, bir özel hastanenin odasında hasta yatağımda buldum. Kalçam kırılmış, sağ baldırım yırtılmış üstelik omurlarımda travers kırıklar oluşmuştu!
Aylar sürecek bir tedavi süreci böylece başlamış oldu. İlk doktorum bir ortopedistti ve her şeyin düzeleceğini sabırla anlatıyordu bana. Ameliyata gerek yoktu ve iyileşip ayağa kalkacaktım. Ancak zaman ilerledikçe acılarım azalacağına artmış, kendimi “eğrilmiş” hissetmeye başlamıştım. Kimse bana inanmıyordu ama ben bir şeylerin ters gittiğini düşünüyordum.
Nihayet ailemi ikna ettim ve bir nöroşirujiyenle Ankara’nın en saygın beyin cerrahlarından biriyle Prof. Dr. Tunçalp Özgen ile buluştuk. Haklıydım.
Omurlarımdaki travers kırıklar sinirlere baskı yapmış, sol kalçamdaki kas grubu erimişti. Kalçam için geri dönüş yoktu ama bacağım için hala bir şeyler yapmak mümkündü. Ben ağlıyordum, annem ağlıyordu, Tunçalp Hoca da gözleri dolmuş elimi tutuyordu. Kimsenin bir suçu yoktu ama gerçek ortadaydı; artık yeni bir bedenim vardı ve iki bacağım arasında 3 santimetrelik bir mesafe kaybı oluşmuştu.
Tunçalp Özgen sadece acılarımı dindirmek için (insanın sinir uçları nasıl ızdırap veriyor, anlatamam!) ameliyat yapabileceğini söyledi, ama elbette bu kararın da riskleri vardı. Karar verdim, ameliyat olacaktım. Günü tespit ettik, ameliyathane ayırtıldı, odam hazırlandı. Tunçalp Özgen ameliyattan önceki üç günlük sürede daha önce planlanmış bir seyahate çıktı, Güney’deki yazlık evine gitti. Artık sadece onun dönüşünü ve operasyonu bekliyorduk. Amliyattan bir gün önce gelen telefon hayatımın akışını değiştirdi. Prof. Dr. Tunçalp Özgen yazlığının terasında düşmüş, dizini merdiven köşesine çarpmış, dizi paramparça olmuştu. Ancak bir ambulans helikopterle Ankara’ya getirilmiş ve acilen ameliyata alınmıştı! İnanılır gibi değildi, ama işte yaşanan buydu.
Sonra ne mi oldu? Tunçalp Özgen’in iyileşip ayağa kalkması aylar sürdü. Ben ise onun dışında kimseyi istemediğim için o ameliyatı hiç olmadım! Aylar süren fizyoterapiden sonra, bugün yürüyorum, koşuyorum, araba kullanıyorum. Eteklerimin hafif eğri durmasına, pantolon paçalarımdan birinin ötekinden uzun olmasını ise hiç takmıyorum. Ne demişler, öldürmeyen acı sizi güçlendirir. Öyle de oldu.
O kazadan sonra boşandım, mimarlığı bıraktım, İstanbul’a yerleştim ve medyaya girdim. Başıma bunlar gelmeseydi, bu cesareti asla gösteremezdim. Ama artık biliyorum; hayat kısa ve mutluluk ancak peşinde koşarsanız mümkün...
Hepinize sağlıklı günler.

Özlem Gürses biyografisi

1991 yılında ODTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü'nden mezun oldu. Dialog'da Sunuculuk ve Spikerlik öğrenimi gördükten sonra Capıtal Radio'da görev yapmaya başladı. Daha sonra, Atv Haber Muhabirliği, Star Haber Muhabirliği ve editörlüğü, Gece Hattı bülteninin yapımcı ve sunuculuğu, NTV Life Style bölümünde mimarlık belgeselinin editör ve sunuculuğunu ve Habertürk'te Bildiğin Gibi Değil isimli programın yapımcılığını ve sunuculuğunu, 13 Ajansı bülteninin editör ve sunuculuğunu başarıyla gerçekleştirdi. Özel panel ve seminerlerde panel yöneticiliği ve İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Görevlisi olarak görev yaptı. Dialog Anlatım İletişim'de Tv Programcılığı dersi vermektedir.

Özlem Gürses ile Ana Haber



Özlem Gürses ile Ana Haber


Haberin genç, dürüst, tarafsız sesi Özlem Gürses ile Kanal 1 Ana Haber haftaiçi her gün 18:30'da...

Yurtta ve dünyadaki bütün gelişmelerle “Kanal 1 Ana Haber” “Özlem Gürses” sunumuyla hafta içi her gün saat 18.30’da ekrana geliyor!

Türkiye ve dünyada sert rüzgârlar esiyor… Gündem her gün, her saat değişiyor… Taviz vermeden, taraf olmadan, yılmadan, korkmadan gerçeğin peşinde olan “Kanal 1 Ana Haber” ekranların başarılı sunucusu Özlem Gürses’in sunumuyla yoluna devam ediyor…

Haber neredeyse Kanal 1 orada!

özlem gürses canlı yayında kaza yapıyordu

Ancak amatör sürücü Gürses programın finalinde neredeyse paha biçilmez Jaguar'la bir kaza yapıyordu...

HABERTÜRK'te Burası Haftasonu programının yapımcısı ve sunucusu Özlem Gürses canlı yayında paha biçilmez bir jaguarla bir kazanın eşiğinden döndü.

özlem gürses yeni resimleri





özlem gürses yeni resimleri

26 Ağustos 2009 Çarşamba

özlem gürses hakkında sourtimes.org yazıları

özlem gürses hakkında sourtimes.org yazıları için TIKLA

Özlem gürses site

özlem gürses blogu yayında.

25 Ağustos 2009 Salı

özlem gürses

Yepyeni Özlem gürses resimleri yakında blogumuzda olacak.

23 Ağustos 2009 Pazar

Özlem Gürses

Özlem gürses şu anda haberturk ve kanal1 tv de haber spikerliği yapıyor

22 Ağustos 2009 Cumartesi

Özlem Gürses, Fatih Altaylı`yı geçti

Dün iki yeni anchorwoman yeni kanallarında ilk yayına çıktı. Kanal 1`de Özlem Gürses, Kanaltürk`te Ekin Olcayto ana haber bülteninde seyirciyle buluştu.

Kıran kırana geçen ana haber rekabetinde Kanal 1"in yeni yüzü pek varlık gösteremezken, Kanaltürk ölçümlenmediği için Kanaltürk"teki fark somut olarak ölçülemedi.

Fatih Altaylı`nın sunduğu Kanal 1 ana haber, 13 Haziran Cuma günü 0,5 reytingle 93`üncü olmuştu. Altaylı`nın koltuğuna oturan Gürses, 0,7 reytigle ilk gününde Altaylı`yı geçmiş oldu.

İşte ana haber bültenleri arasındaki sıralama:

Not: S.No yazan kısımdaki rakamlar ana haber bültenlerinin toplam izleyici ilk yüzdeki sıralamalarını göstermektedir.

Haber 7

Televizyon habercisi 'Özlem Gürses' Kariyer.net yazısı


Televizyon habercisi 'Özlem Gürses'
Kariyer.net yazısı


“Her şey bir trafik kazasıyla başladı” diyor usta televizyon habercisi Özlem Gürses. “Uzun süre sağlığımı kaybettim, daha sonra mimarlığı bıraktım ve haberci olma hayalimi gerçekleştirmek için kalkıp İstanbul’a geldim. İyi ki o kaza olmuş ve bugün buradayım. ”Özlem Gürses, kariyerine ATV Haber’de muhabir olarak başlamış. Daha sonra Star’da Gece Hattı’yla kendi programını yapmaya başlayan Gürses, 1,5 yıldan bu yana Habertürk’te Ali Saydam’la birlikte sunduğu “Bildiğin Gibi Değil” programıyla karşımıza çıkıyor. Özlem Gürses, aslında ÖDTÜ Mimarlık mezunu. Güzel Sanatlar alanında da master’ı var. Ama çocukluğundan bu yana ilgi duyduğu iletişim ve habercilik aşkı, onu en sonunda ekranlara getirmiş. Gürses, eskiden beri konuşmaya ilgi duyduğu için diksiyon kursları almış ve psikoloji alanında kendini yetiştirmiş. Daha sonra bir bulmacanın yerine oturan parçaları gibi tüm bu çalışmaları onun habercilik kariyerinde başarılı olmasını sağlamış. Gürses, kariyer öyküsünü anlattı.
Haberciliğe başlamanız nasıl oldu?
Benim aslında haberciliğe başlamam bir travma sonucu oldu. Ankara’da mimar olarak çalışıyordum, evliydim. Düzenli yaşamım birdenbire bir trafik kazasıyla sarsıldı. Çok kötü yaralanmıştım, uzun bir zaman hastanede kaldım. O kaza nedeniyle hala bir bacağım diğerine göre iki santim kısa. Çok zor zamanlardı. O zaman 8 aylık evliydim. Birdenbire hem işimi, hem sağlığımı kaybettim. O dönemde evliliğim de sonlandı. Bu büyük travma bana hayatın kısa olduğunu, hayatta ne istiyorsam onu yapmam gerektiğini gösterdi. Ben de haberci olmak için Ankara’dan kalkıp anneannemin yanına İstanbul’a geldim. Bugün geriye baktığımda iyi ki bu kazayı geçirmişim, iyi ki bu üzüntüleri yaşamışım diyorum. Çok sevdiğim bir işim, bir eşim ve 3,5 yaşında bir oğlum var. Değişim cesaretini göstermeseydim şu an bunların hiçbirine sahip olamayabilirdim.

Başlamak için neler yaptınız?
Başlangıcım biraz zaman aldı. Medya dünyasında hiçbir deneyimi olmayan bir mimara iş vermeleri çok kolay olmadı. Bir süre özgeçmişim elimde iş aradım ama hiçbir şey çıkmadı. Bir akşam evde pijamalarımla tembel tembel otururken Siyaset Meydanı’yla ilgili bir reklam gördüm. Katılmak isteyenlerin görüşlerini yazıp faks çekmelerini söylüyordu. O an bunun benim aradığım fırsat olduğunu hissettim. Biliyordum. Görüşlerimi yazıp gönderdim, gerçekten de programa davet ettiler. Programda da konuşma şansım oldu. O gece saat 4’te program bittikten sonra yıllarca hayranlıkla izlediğim Ali Kırca’nın yanına gidip haberci olmak istediğimi söylemek için fırsat kolluyordum ama ne mutlu bana, kendisi geldi. Fikirlerimi beğendiğini ve haberci olarak çalışmayı düşünüp düşünmediğimi sordu. Sevincimi anlatamam. Benim buradaki şansım, Ali Kırca’nın yönetimindeki çok deneyimli bir ekiple bu işe başlayabilmek oldu. Gerçekten çok kısa zamanda çok şey öğrendim.

Spikerliği düşünüyor muydunuz?
Asla sadece bir spiker olarak kalmak istemedim. Çünkü bir insanın ancak söyleyecek bir şeyi olduğunda dinleneceğini düşünüyorum. Bir haberi, ne olduğunu bilmeden prompter’dan okumakla o haberi hazırladıktan sonra onu sunmak arasında çok büyük bir fark var. Benim için spikerlik, ancak haberci olmayı gerçekleştirdikten sonra gelinecek bir noktaydı. Ama diğer yandan tabii ki sevdiğim bir şey çünkü ben konuşmayı, aktarmayı çok severim. Haberi hazırlayıp daha sonra onu sunmak bana çok büyük keyif veriyor.

Nasıl zorluklar yaşadınız?
İstanbul’a taşınmak bile benim için bir kültür şoku olmuştu, birdenbire kendimi haber merkezinde bulmak daha da travmatikti diyebilirim. İşe başladıktan 1,5 ay sonra yaşadığım bir gece, aslında tüm bu travmayı özetliyor. Yılbaşıydı, yeni olduğum için tabii ki ben nöbetçi kaldım. Kimsenin istemediği bu iş beni çok mutlu ediyordu. O gece İstanbul’un hiç bilmediğim bir yönünü gördüm. Bir yanda lüks eğlenceler sürüp şampanyalar patlarken bir yanda çok farklı bir yaşam devam ediyordu. Taksim’de yürürken tacize uğradım, onlardan kurtulduk, sonra bir sokak kavgasına denk geldik. Her yerde sarhoşlar, bağımlılar... En son ofise dönerken az kalsın yolun ortasında yatan bir kadını eziyorduk. Dövülüp sokağa atılmış bir hayat kadınıydı. Onunla hastane hastane gezdik, daha sonra evine götürdük. Artık iş haberden çıkmıştı. Daha sonra kadını evine götürdük ve ben o geceyi onunla, hikayesini dinleyerek geçirdim. Bir oğlu varmış, en çok ondan bahsettiğini hatırlıyorum. Çok sarsıcı bir deneyimdi ama o tek gece bana çok şey öğretti. Artık haberci olmak istediğimden kesinlikle emindim.
Sonradan başlayan biri olarak diğer habercilerle aranız nasıldı? Çok fazla zorluk yaşadığımı söyleyemem çünkü ben sadece işimi yapmaya bakıyordum. O kadar çok seviyordum ki işimi, kimsenin istemediği işlere koşuyor, hiçbir şeye hayır demiyordum. Hem çok çalıştığım hem de ağırbaşlı olduğum için kimseyle sorun yaşamadım. Zaten bir süre sona etrafımdakiler benim hevesimi görüp belki de “yazık” diyerek yardımcı olmaya başladı. Bu yüzden öğrenme sürecim güzel geçti. Savaş muhabirliğinden adliyeye, her tür muhabirliği yaptım.
Habercilikte sizi bu kadar etkileyen nedir?
Habercilik çok başka bir aşk, çok başka bir zevk. Haber yaparken dünyanın kendi etrafınızda döndüğünü sanıyorsunuz. Sanki siz orada olmasanız o olay akmayacak gibi geliyor. Özellikle sahada olmak, kendini olayın içinde hissetmek çok güzel bir duygu. Örneğin televizyonda bir şey izlediğinizde mutlaka “keşke ben de orada olsaydım” diyorsunuz. İnsanın bir kez içine girdi mi kolay kolay vazgeçemiyorsunuz.

Mimarlık eğitiminizden haberciliğe neler transfer ettiniz?
Öncelikle zaman yönetimi. Mimari eğitimi çok ağır çalışma gerektiriyor ve kesin zamanlamalara uymanız gerekiyor. Bir projeyi ya zamanında bitirirsiniz ya da bitirmezsiniz. Arası yoktur. Habercilikte de böyle. Bir haberin ömrü, sadece bir gün. Onu o gün yapmak zorundasınız, yoksa çok geç olur. Bir de habercilikte “takla attırmak” terimi vardır. Bu, bir gerçeği alıp çok farklı bir yönüyle sunmaktır. Mimaride de bu çok yapılır. Mimari göz, bir şeye birçok farklı açıdan bakabilir. Ama mimaride hep tek başınasınızdır, fazla bir paylaşım yoktur. Bense paylaşıma ihtiyaç duyduğum için mimarlığı çok sevmeme ve bu mesleği yapanları çok takdir etmeme rağmen kendime uygun bulmadım.

“Bildiğin Gibi Değil” programı nasıl doğdu? Ali Saydam’la nasıl bir araya geldiniz?
Program aslında Ali Saydam’ın fikri. Biz Ali Saydam’la ilk defa ben gece haberlerini sunarken, programıma konuk olduğunda tanıştık. Çok güzel bir sohbetti, aramızda bir uyum, bir elektrik oluştu. Bazı sohbetler gerçekten çok akıcı, güzel geçer, Ali saydam’la yaptığım söyleşi de öyleydi. Daha sonra o şimdiki programı planlarken yanına bir haberci, bir televizyoncu almak istiyormuş ve beni düşünmüş. Ben de seve seve kabul ettim. Biz başından beri hiç metin hazırlamıyoruz. Programdan önce bir araya gelip konuları belirlemiyoruz. Her şey çok doğal bir akış içinde oluyor. Bizim programda sanıyorum insanların hoşuna giden de bu.

Canlı yayın söyleşilerinizde kullandığınız teknikler var mı? Ben yayından önce konuklarımla bir araya gelmem. Her şey stüdyoda olsun istiyorum. Kuliste program öncesinde uzun uzun sohbetler edersek stüdyoda aynı şeyleri tekrar konuşurken doğallık yok olur diye düşünüyorum. Heyecan, tutukluk, ne varsa her şey stüdyoda olmalı. Konuğumun beden dilini çok iyi gözlemlerim ve mutlaka ona göre davranırım. Hatta bazen konuğumun çok kapandığını fark edersem açmak için dokunduğumu fark ediyorum. Dokunaklı bir konudan bahsediyorsak mutlaka elini tutarım. Bu belki yayıncılık açısından çok doğru değil ama farkında olmadan yapıyorum. Karşımdaki insanla yüksek bir empati kuruyorum. Ben bir de samimiyetin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Gerçekten bilmek istediğim soruları soruyorum. Her insanın bir yarası, bir zayıf noktası var. Bunlar ortaya çıktığında ekranda gördüğünüz kişi daha gerçek bir hal alıyor, izleyici onu çok daha yakın hissediyor. Bu anları oluşturabilmek benim için çok önemli.

Nasıl bir yöneticisiniz?
Otoriterim. İşler benim yöntemimle yapılsın istiyorum. Ama işimi çok sevdiğim için genelde bu sorun olmuyor. Bir şeyi yapmayı çok istediğinizde bu istek bulaşıcı bir hale geliyor ve insanlar sizle daha kolay işbirliği yapıyor. Yönetici olarak, insanları motive ederken söylediklerinize kendiniz de inanıyorsanız bu, büyük bir avantaj.

Bir ekip kurmanız gerekse adaylarla ilgili önce neyi öğrenmek istersiniz?
Öncelikle projeye ne gibi bir katkı yapacağını sorarım. En uç fikirlerini bile paylaşması için teşvik ederim. Eğer gerçekten fikirler üretiyorsa, hevesli demektir. Böylece onun doğru yerde olup olmadığını anlayabilirim. Bence en önemli şey bu. Gerisi zaten gayretle öğrenilebilir. Ben, işini severek yapan bir insan olarak bunun ne büyük bir şans olduğunu biliyorum ve tüm gençlerin bu zevki yaşamasını isterim.

Hayalinizde hep yapmak istediğiniz bir program var mı?
Evet, yeni bir münazara programın yapmak istiyorum. Sıradan konularda herkesin fikrini seviyeli bir şekilde tartışacağı kalabalık bir program düşünüyorum. Bunun için aslında tartışmayı bilen konuklar gerekiyor. Bu, bizim kültürümüzde çok eksik olan bir şey. Fikirleri tartışırken bile mutlaka bir noktada olayı kişiselleştiriyoruz. Benim hayalimdeki program, bu kişiselleştirme noktasına geleden gerçekleştirilen bir tartışma.

Özlem gürses biyografi, özlem gürses biyografisi

Özlem Gürses biyografisi
1991 yılında ODTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü'nden mezun oldu. Dialog'da Sunuculuk ve Spikerlik öğrenimi gördükten sonra Capital Radio'da görev yapmaya başladı. Daha sonra, Atv Haber Muhabirliği, Star Haber Muhabirliği ve editörlüğü, Gece Hattı bülteninin yapımcı ve sunuculuğu, NTV Life Style bölümünde mimarlık belgeselinin editör ve sunuculuğunu ve Habertürk'te Bildiğin Gibi Değil isimli programın yapımcılığını ve sunuculuğunu, 13 Ajansı bülteninin editör ve sunuculuğunu başarıyla gerçekleştirdi. Özel panel ve seminerlerde panel yöneticiliği ve İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Görevlisi olarak görev yaptı. Halen HaberTürk ve Kanal 1'de yapımcılık ve sunuculuk ve haber müdürlüğü görevini sürdüren Gürses, Dialog Anlatım İletişim'de Tv Programcılığı dersi vermektedir.

Özlem Gürses havaya çabuk girdi: "Rakiplerim babam yaşında!"

Kanal 1 Haberi Pazartesi günü sunmaya başlayacak olan Özlem Gürses şaşrtacak açıklamalarla Ali Krca, Uğur Dündar, Mehmet Barlas ve Mehmet Ali Birand'a yüklendi: "Hepsi babam yaşına"

Özlem Gürsesin Milliyet'te yayınlanan röportajı

"KORKSUNLAR BENDEN"

"RAKİPLERİM BABAM YAŞINDA" ÖZLEM GÜRSES'LE KANAL 1 ANA HABER 16 HAZİRAN PAZARTESİ AKŞAMI BAŞLIYOR

KANAL 1 ANA HABER'İN YENİ ANCHORWOMANI ÖZLEM GÜRSES'İN TANITIM FİLMİNİ, TÜRKİYE'NİN ÜNLÜ KAMERAMANLARI ÇEKTİ. YILMAZ ERDOĞAN'IN YÖNETTİĞİ "ORGANİZE İŞLER " FİLMİNİN HELİKOPTER SAHNELERİNİ DE ÇEKEN UĞUR İÇBAK, CİNER YAYIN HOLDİNG BİNASI' NIN ÜSTÜNDE 2 SAAT HAVADA KALDI. ÇOK ÖZEL BİR TEKNOLOJİ İLE KAYDEDİLEN GÖRÜNTÜLER, KANAL 1 TANITIM DEPARTMANI TARAFINDAN MONTAJLANDI. TAKSİM'İN EN BEYAZ BİNASININ 13. KATINDA, ÇATIDA BEYAZLAR İÇİNDE BİR ÖZLEM GÜRSES VARDI.

ERDOĞAN AKTAŞ VE MURAT İDE'NİN GENEL YAYIN YÖNETMENLİĞİNDE, ÖZLEM GÜRSES'LE KANAL 1 ANA HABER 16 HAZİRAN PAZARTESİ AKŞAMI BAŞLIYOR.

"Yeni bir kadının söz söyleme zamanı gelmişti"

KANAL 1'İN YENİ ANCHORWOMAN'I ÖZLEM GÜRSES MİLLİYET'TEN BİRSEN ALTUNTAŞ'A KONUŞTU.

Mazhar Alanson'un "New York Sokakları" şarkısındaki "Beş dakikada değişir bütün işler" sözü medya dünyasını özetler gibi... Önceki hafta Ortaköy sahilinde buluşup HABERTÜRK'te hazırlayıp sunduğu "Burası Haftasonu"
programı için konuştuğumuz Özlem Gürses'in henüz röportajı yayınlanmadan görevi değişti. Televizyonculuğa muhabir olarak başlayan 38 yaşındaki Gürses, artık Kanal 1 Ana Haber Bülteni'nin anchorwoman'ı olarak seyirci karşısında olacak ve aynı kuşakta haber anlatan kendisini ekran dünyasına
kazandıran Ali Kırca başta olmak üzere Mehmet Barlas ile Mehmet Ali Birand'a karşı reyting savaşı verecek.

* Anchorwoman teklifi geldiğinde ne hissettiniz?

Şaşırdım ama hak etmediğimi düşündüğümden değil, sektörün bu tür vahşi taraflarını geride bıraktığımdan... Benim için bu işi yaparken tek bir neden var. O da, işimi sevmem... Bu duygu hiç bir zaman kör bir hırsın gölgesinde kalmadı. İşimi yaparken de bir biçimde yolumun kesiştiği ve
kalbini kırdığım kimse olmadı. Tabii ki, çok gururlandım ama ani gelişti, beklemiyordum. Yönetime bu cesur kararından dolayı teşekkür ediyorum.

Erdoğan Aktaş ve Murat İde benimle aynı kuşaktan, birlikte sahada yanyana durduk. Gün bizim günümüz... Kanal 1 Genel Müdürü Sayın Faruk Bayhan'ın da desteğiyle başaracağımıza inanıyorum.

* Teklifi kabul ederken özel şartlarınız oldu mu?

Haber bülteni üstünde söz sahibi olmam ve içimin sinmediği isimlerle çalışmamam yönünde şartım oldu. Aksi taktirde sektörde benden çok daha genç ve çıtır kızlar olduğunu Sayın Kenan Tekdağ'a da söyledim. Çok güldük. Kenan Bey, bunun bir üst düzey yöneticilik teklifi olduğunu, bir yol arkadaşlığı önerdiklerini söyledi. 24 saat düşündüm ve kabul ettim.

* Kanal 1 Ana Haber'de nasıl bir Özlem Gürses göreceğiz artık, yeni bir tarz deneyecek misiniz?

Tarz demeyelim de, içimdeki başka bir taraf diyelim. Evet, yeni bir yönüm de olacak ekranda... Ancak saçımla başımla kılığımla kıyafetimle değil, söylediğim sözle ve nasıl söylediğimle akılda kalayım istiyorum. Ali Eyüboğlu'nun 'Eyvah yine çıkacak anneanne kılıkları' dediğini duyar gibiyim. Yok öyle değil ama kadınlık kimliğime bu anlamda bir vurgu
yapmayı kendime de yakıştıramam. Bir çift göğüs ve kirpikten fazla bir şeyim.

"Korksunlar benden"

* Ara sıra HABERTÜRK'te haber sundunuz ama sizi hep şen kahkahalarınızla ve neşeli halinizle tanıdık, daha ciddi Özlem'e sizce seyirci nasıl tepki gösterecek?

Güleryüzümüz ve yaşama umutlu bakışımız bültene de yansıyacak. Tabii ki, gerçek neyse onu anlatacağız. Tabii ki, sorularımızı bazen kaygıyla bazen de öfkeyle soracağız ama Türkiye'ye ve dünyaya tutkumuzu ve güvenimizi de
koruyacağız. Seyirciyle hep iyi anlaştık bugüne kadar, bugünden sonra da bizi kucaklayacaklardır.

* Yakın çevreniz, arkadaşlarınız bu gelişmeyi nasıl değerlendirdi?

Benden bile fazla şaşırdılar. En az benim kadar gururlandılar. Yakın semt pazarından sebze alan, halının üstünde çocuğuyla oynayan, evdeki dolabın altına girip menteşeyi sıkıştıran bir Özlem tanıyorlar. Canlarını sıkacak tek şey beni daha az görmek olacaktır.

* Kariyer planlarınızda anchorwoman'lık var mıydı?

Tabii ki vardı! Hem de mesleğe başladığım ilk gün... Hep öyle olmaz mı zaten... Tüm kızlara sor, hepsi ana haber sunmak istiyor ama tabii ki, sektörü tanıdıkça benim bu hedefim de, hırslar da, çeşitli nedenlerden dolayı çok geride kalmıştı. Ama işte, kısmetimde varmış demek ki... Hep yaşamın büyüklüğüne ve büyük resme inandım. Bugün olmasının, bu ekranda olmasının, şimdi olmasının, bu biçimde olmasının mutlaka bir sebebi var.

* Diğer anchorman rakipleriniz için neler diyeceksiniz?

Onlara sorun!!! Korksunlar benden, gümbür gümbür geliyoruz. (Gülüyor) Ne diyeyim, hepsi ustalarım, biri beni medyaya sokan adam.(Ali Kırca) Hep hakkımda görüşleri oldu biliyorum ama yani hepsi babam yaşında! Yeni bir
kanın, bir kadının söz söyleme zamanı gelmişti. Türkiye enteresan bir dönemeçe giriyor. Bir sağa bir sola savrula savrula geçeceğiz bu virajdan.

Haber eskisi kadar belki de daha fazla izlenecek. Başarılar diliyorum onlara da...

* Yıllardır ekrandasınız, televizyonculukta başarılı olmanızı neye bağlıyorsunuz?

Çalışırken felsefem herkesi olduğu gibi kabul edebilmek ve kimseyle iktidar hırsına girmemek şeklinde oldu hep... Kariyeri de böyle yönettiğin zaman başarılı oluyorsun. Eğer hayatta işine 'Allah kahretsin, niçin ben bunu yapamadım?' hırsıyla yaklaşırsan bu kariyer sana haram olur. Ama tam
tersi olarak bakarsan, eğlenerek çalışırsan o zaman kısmetler kucağına yağar.

* Yıllardır hep bir filmde figüran da olsa oynamak istediğinizi
söylüyorsunuz. Teklif geldi mi hiç?

Gelmedi ve niçin gelmiyor? Yarabbim ne yapmam lazım. (Gülüyor) Ölmeden önce başaracağım.

"Arayıp 'Beni teşhir ettiniz' dedi"

* "Burası Haftasonu" programınızda geçen haftalarda otomobilinize bir bayan sürücünün çarpıp gittiğini açıkladınız ve sürücünün plakasını verdiniz. Bir sonuç çıktı mı?

"İnanmıyorum, o yayını izledin mi? Pazarları çok sevdiğim için salı günü Kadıköy pazarına gittim. Sebze alıp çıkacağım, bir döndüm arabanın arkasına çarpılmış, gidilmiş. Otopark görevlileri plakayı almışlar, bana verdiler. Ama araştırdım plakadan birilerini bulmak yasalara aykırı...

Polise başvurdum ama bu işin çok uzun süreceğini bildiğim için program da iki defa anons ettim. Sonra otomobilime çarpıp kaçan hanım beri aradı ve 'Beni dostu, düşmana teşhir ettiniz' dedi. Ben de ona, yayında gayet esprili bir şekilde söyledim, dedim. Anlaştık ve birbirimizi bulduk. Hanımefendi ne yapacağını bilememiş. Bin telefon numarası bıraksaydınız
bana dedim. Acelesi varmış. İyi niyetliydi ve çok ısrarlı davrandı, hallettik. Ben hiç beklemiyordum, bu bir espri olarak kalacak herhalde diyordum."

"Hamilelikten sonra derin bir depresyona girdim"

"Eskiden kılık kıyafetimi hiç sallamıyordum. Çünkü hamilelikten sonra çok derin bir depresyon geçirdim. Mümkün olsa kitabını yazmak isterim ama Elif Şafak yazdı zaten... Benimki 1,5 - 2 yıl sürdü. Özel hayatıma da acayip
etkiler yaptı. Çok korkunç bir şey bu... Bazı vakalarda bebeğini ve kendini öldürmeye kadar gidebiliyor. İlaç tedavisiyle hayata dönebildim.

Kendimi hayata kapatmıştım. Kıyafetime özen göstermemem onun küçük küçük izleriydi. Olmuşum yüz kilo balina gibi. O galiba, lütfen arkadaşlar beni bir çift göğüs ve kalça gibi değil de, bir beyin olarak algılayın, boşverin üstümü, başımı duygusuydu galiba. O geçince kilo verdim, kendime
güvenim geldi. Toparladım ama her an çuvallar giymeye başlayabilirim. Söz veremiyorum. Bu insanın bedeniyle kurduğu ilişkiyle ilgili bir şey.

Ekrandaki güzel kadın olayı çok canımı sıkıyor. 38 yaşındayım, benim bildiğim 40'lı yaşlarında ekranda hâlâ var olabilen bir Çiğdem Anad var. 50'lerimde de ekranda yayın yapabilmeyi çok istiyorum ve bunun kalça ve göğüsle ilgisi olmamasını istiyorum."

özlem gürses resimleri









Özlem gürses resimleri